Vebanın Çağrıştırdığı / Derya Hekim
Albert Camus - Veba Korkunç olan insan mı hastalık mı? Ya da hasta olmaktan korkup hastalıklı düşünceleriyle boğulmuş insan mı? Ya da duygularını tanımlayamamış kişi mi? İnsanı çıkmaz sokaklara sokan…
Albert Camus - Veba Korkunç olan insan mı hastalık mı? Ya da hasta olmaktan korkup hastalıklı düşünceleriyle boğulmuş insan mı? Ya da duygularını tanımlayamamış kişi mi? İnsanı çıkmaz sokaklara sokan…
Annesinin ikinci gelişi idi görüşmeye. O günlerde açık görüş yasak değildi hem de korona salgını gündemde yoktu. Zülal Hanım ilk günlerin şokunu atmıştı artık. Görüşme yerine gelince sarıldılar, duygulandılar. Aradan…
Kaç zaman geçti nerelere gitti, nelerin yaşandığını anlayamadı, olanların farkında değildi ama yine olmaktan keyif aldığı yerde, her an etrafta hareket olan salonda,konsolun üstünde… 2005’te Kadıköy’de bir kırtasiyeden alınıp, satır…
Güneş tepeyi aşarken köyün huysuz ihtiyarı elma bahçesine giren çocukları kovalamakla meşguldü. Artık ömrünün son demlerini yaşayan huysuz ihtiyar elma bahçeleri olan güzel bir eve sahipti. Oğlu, gelini ve torunları…
Elinde bir adresle çıkageldi, “hatun kalk gidiyoruz” dedi. “Dur! Biraz soluklan, bir çay iç” dedim. Hiç ses vermedi ama birazcıkta olsa rengini belli etti; heyecanlı, stresli ve de endişeliydi. “Hadi…
Şimdi çekirdek kavurdum, dedi Çerezci. Avucundaki siyah çekirdekleri bıraktı masanın üzerine. Yetmişine merdiven dayamış, Türkiye'den yıllar önce bir bavulu ile buralara gelmiş Mehmet Dede ile sohbet etmeyi seviyordu. Çayın…
Uzun zamandır yıkanmayan saçlarını rüzgâra kaptırıp ilerlemeye başladı. Koştukça rüzgârın şiddeti artı yordu. Koştukça bir “âna” sığıp, gözlerinde canlanan hayatı boğazında düğümleniyordu. Utanç abidesi duvarın yanına kadar gelmişti. Boyunu metrelerce…
O gün çok güzel bir haber almıştı. Keyfi yerindeydi. İçten içe başarılı olmanın gururunu yaşadı. Kendisi ile iftihar etti. Eşine ve kızına bir şeyler söylemek istedi. Kısa süre içinde vazgeçti.…
2 senenin ardından seni görmenin heyecanıyla uyuyamadım bütün gece. Sabah olsa diye dakikaları hatta saniyeleri saydım durdum. Bir sağa bir sola döndüm. Yatak demirdendi sanki. Kalbimde kavuşmanın heyecanıyla korkunun, telaşın…
Sustu kaba adam, ellerini iki yana açarak. Susmak çığlığıydı onun. Bağırdı kocaman. Bağırdı avazı çıktığı kadar. Onun bağırması içe doğruydu. Duymadı hiç kimse. Zaten duymuyorlardı ya. Yürümek istedi biraz.…
Hayatımızda belli dönüm noktaları vardır ve bazıları için şansının döndüğü,bazıları için acı bir an olarak hatırlanır. Her iki durumda istikameti sağlayabilenlere ne mutlu. Yakinen tanıdığım arkadaşımın başından geçenleri siz değerli…
Nihayet günlerdir beklediği kargo kolisini taşıyan görevliyi görmüştü camın kenarında pencereden sonbaharın eşsiz renk cümbüşünü izlerken. Üzerine aldığı ince morlu battaniyesini bir hışım koltuğun üzerine bıraktı. Merdivenlerden hızlıca indi. Görevli…
Gözlerimi yakmaya başlayan teri elimin tersiyle silsem de, kurutmak da, terden kurtulmak da mümkün değildi. Birkaç gündür bir çölün ortasında yaşıyor gibiydik. Ter neredeyse bütün vücudumu yapış yapış bir ıslaklık…
Üç yavru civciv yumurtalarından yeni yeni çıkmaya başlamışlardı. Büyük bir gayretle minik gagalarını yumurta kabuğuna vuruyor, ancak güçleri yetmediği için ancak üç dört darbe vurunca bir çatlak meydana getirebiliyorlardı. Yine…
“Çok sürmeden kucakladı beni uyku.Telaşlı ya da rutin sabahlara taşıyan,kimi zaman kaçış,kimi zaman başlangıçların ön kapısı uyku.Kendi tercihlerimde hiç ayak diretemediğim,çarelerin onlarca kilide vurulduğu,unutmaların tatlı kısa molası ve teslim olduğum…
Beş kardeşin en küçüğü Ferişte hemşire olmuş özel bir hastanede çalışmaya başlamıştı. İki ablası evlenmiş çoktan çocuğa karışmıştı. Abileri de kendi işinde gücünde idi. Ferişte annesi ile kalıyordu. Annesi ile…
Eskiden ölümler azdı, olağandı. Cenaze törenleri, herkesin ortak ritüeliydi. Hanlısı hanlısına, kinlisi kinlisine musalla taşında helallik istendi mi hakkını helal eder geçerdi. Türlü şeytanlar, türlü yollarını insanların zihninde projelendirmemişti. İnsanların…
Çocuk babasına bir denklem sorusu getirdi. Babası soruya dikkatlice yoğunlaştı . Denklemin kuruluş yapısına odaklanmıştı. Oğlum bu sorunun çözümü var, öğrenirsin; esas olan hayattaki problemlerin üstesinden gelmektir, dedi. Her şeye…
“Elim kolum kalkmıyor, kalbim, aklıma direniyor” diyebildi sadece...“Senden bir şey beklemiyoruz” dedi en sevip, son zamanlarda görmeye tahammül edebildiklerinden biri. “Sen otur, en sevdiğin köşende hiç usanmadığınız manzaranı seyret” diye…
Dedem vefat ettiğinde çok üzülmüştüm. Beni parka götürecek birinin olmamasına mı üzüldüm yoksa onun yokluğuna mı üzüldüm? O zamana ait bu duyguyu şimdilerde sorgular oldum. Galiba beni parka götürmesini sevdiğim…