Toplumların Rengi: Kadın-1/Emin O. Uygur

Toplumların Rengi: Kadın

Semavi dinlere göre, ilk kadın, Havva annemizdir. Ve insanlık ondan doğmuştur. Allah istese Meryem validemizde olduğu gibi insanlığı eşsiz de çoğaltabilirdi. Ama Allah sosyal bir sistem kurmuş. Ve bu sistemde kadına büyük bir rol/görev vermiş.

Denizler, dağların varlığı için değildir. Dağlar da denizlerden dolayı var olmamıştır. Ama ikisi de yeryüzü ve yeryüzündeki hayat için bir dengedir. Denizlerdeki enginlik ve dağlardaki yücelik birer misaldir. Ve aslında derinlik de yükseklik de kadın ve erkek ruhlarını yansıtan iki benzetmedir.

Sosyal hayat, evlerden/yuvalardan müteşekkildir. Kadın da bir metaforla ifade edersek, yuva demektir. Bir yapının yuva, ev olabilmesi için, içinde şefkatten, merhametten, sevgi, saygı ve aşktan meydana gelen bir atmosfer gereklidir. Cennet de bu atmosferin altındaki nehirler ve köşklerden ibarettir. Bu atmosfer de kadınlara verilen özelliklerdendir.

Kadın sahip olduğu özellikler itibarıyla toplum içinde özel bir konuma sahiptir. Hassasiyet, tertip, düzen, şefkat, önsezi, annelik gibi bir çok özelliği ile kadın zaten farklı olduğunu her an göstermektedir. İnsandaki hislerin artı ve eksi yönleri sınırlanmadığı için, toplum içinde belli bir ahlâkî ve etik düzen olmalıdır. Bu düzen her zaman kadın lehine tanzim edilmelidir. Çünkü kadınlarda yaratılış itibarı ile güzellik vardır. Ve güzellik kendini göstermek, sevdirmek ister. Ve bu güzellik, olumlu şekilde yansırsa hayata, toplumların huzuru için inanılmaz etkileri de beraberinde getirecektir.   

Toplumda, kadınların erkeklerle kıyaslanması veya tam tersi çok anlamsız bir durumdur. Kadın hakları, kadının konumu o kadar açıktır ki bunun tartışmasının yapılması kadar gereksiz bir şey olamaz. Aslında toplumda kadınların çalışmaları, annelikleri, ev hanımlığı yapmaları, sanatla uğraşmaları gibi istedikleri alanda yer almaları kadar fıtrî bir şey yoktur. Toplumlarda veya medya dilinde bu konunun gündeme gelmesi ve çözülmesi gereken bir problemler karmaşası olarak ele alınması dahi dünya insanlığı açısından inanılmaz yanlış bir çizgidir. Günümüz dünyasında bu konunun daha çok ortadoğu, asya ve afrika toplumlarında gündeme gelmesi ise İslamî inanç sisteminin ne kadar dejenere edildiğinin açık bir göstergesidir.

eminosmanuygur

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *