Kırılan Mıknatıs/ Gökhan Bozkuş
Kısa Öyküler Çocuktum. Bir yerde bir mıknatıs bulmuştum. Ne güzel oynuyordum onunla. Ne kadar demirden eşya varsa evde, çekiyordum. Makas, iğne, örgü şişi ne bulsam çekiyordu. Çocukluk aklı... Bir…
Kısa Öyküler Çocuktum. Bir yerde bir mıknatıs bulmuştum. Ne güzel oynuyordum onunla. Ne kadar demirden eşya varsa evde, çekiyordum. Makas, iğne, örgü şişi ne bulsam çekiyordu. Çocukluk aklı... Bir…
Si le viol, le poison, le poignard, l'incendie,N'ont pas encor brodé de leurs plaisants dessinsLe canevas banal de nos piteux destins,C'est que notre âme, hélas ! n'est pas assez hardie.Mais…
Karla kaplı vadide, yılların yükünü omuzlarında taşıyan yaşlı bir kadın, ahırın köşesinde yatan atına bakıyordu. Atın nefesi artık zor çıkıyordu; her soluk, bir ağıt gibi yankılanıyordu ahırın soğuk duvarlarında. Kadının…
Başını yasladı cam kenarındaki koltuğa. Otobüsten dışarıyı izliyordu. Yeşil bir otobüsün içinde yemyeşil ağaçlara baka baka daldı derinlere. Kulağında bir kulaklık, türkü dinliyordu. Hirai Zerdüş, Leyla Leyla diyordu. Ey…
-Abi ne zaman gelsen bir şey yemiyorsun. Bu sefer tok da olsan sana bir döner dürüm yapacağım. Hem benim kestiğim döneri de tatmış olursun.-Seni meşgul etmek istemiyorum Barış. Çalışıyorsun. Çalışan…
Demir parmaklılar ardında kağıttan gemini uçsuz bucaksız bir denize salarkengördüm seni çocuk. Kulağımda turna kuşlarının sesi, çakıldım kaldım öylece karşında. Birazsohbet eder misin benimle.Ne kadar cok kağıttan gemin var. Kim…
Çatal dut yokuşu çıkmazı derler adına. Adı da manidardır, ne çıkar yoluna, ne de ibretola sonuna. Selvilerin gölgesindeki sessiz yurduma. Eski bir kabristandır. Eskiliğiunutulmuşluk, mahzunluk. Dünya dağdağasının çiğneyip çiğneyip tükürdüğü…
"Benden daha uğursuz değildir!"Bilmem hangi tarihte, bilmem hangi ortamda, bilmem hangi kişinin "Kara kedi uğursuzluk getirir"sözünü hatırladığı şu anda; kendi sesiyle tekrarladığı bu söze, yine kendi sesiyle, cevap olarak söylemişti…
Günler ve geceler her gün elem ve keder içinde geçerken, günler zulme ve haksızlığa uğramışolmanın verdiği acıyla ardı ardına gelirken; işinden, çok sevdiği mesleğinden atılmış olmanın elemi içiniyakarken gönlüne bir…
Annem ev işlerini yaparken hep etrafında dolaşarak ona yardım etmek için fırsat kollardım. ''Benim yavrum büyümüşte benim işlerimi mi yaparmış.'' diye tatlı bir ses tonuyla ruhumu okşardı. Beni kollarımdan tutarak…
Her defasında farklı bir şey uydurdu ablam. Mahpus hayatım boyunca annemle hiç görüşemedim. Önceleri; öldü de haber etmiyorlar mı diye evham yaptım. Sesini kaydetmiş telefona, dinlettiğinde bu evhamım dağıldı. Sonra…
Uzun marşandiz treni, çoktan beri istasyonda duruyor, lokomotiften, sanki sönmüş gibi, hiçbir ses çıkmıyor. Trenin yanında, istasyon kapılarında kimsecikler görünmüyor. Bir vagondan solgun bir ışık şeridi çıkıyor, manevra rayları üzerine…
Her gün yüz yüze geldiğimiz onca insan, onca surat, onca yalan ve onlarca yalancı…Gel de kirlenme!Temiz kal! İnsan kal!Onca güzel günlerden sonra sıfıra dönen yenilenmeye muhtaç günlerin herhangi birinde bin…
‘Wovon man nicht sprechen kann, darüber muß man schweigen.’ Delilik, akılsız olmak değil, aklı fazla kullanmaktır. Deliler akıllıdır, deli olmak için çok akıllıolmak lazım. Delirmek için iç baskı gerekir. Kendiliğinden…
Kendini eve kapatmış, toplumdan dışlamıştı. Dahadoğrusu toplumdan dışlandığı düşüncesini taşıyordu. Budüşünceye bağlı olarak dışarıya, toplum içine çıkmakyerine mecbur kalmadıkça evde kalmayı yeğliyor, birbakıma kendini eve kapatıyordu. Evin duvarları içindekendini daha…
https://youtu.be/oUg4ihHpZcc?si=qyDPvx1D2qiuonat Turmstrasse metro istasyonuna doğru yürürken Almanca kursunda okuduğu Almanca şiiri düşünüyordu. Molada bir kelimeyi araştırırken Alman şair Andreas Grypius’a ait “Was sag ich?Wir vergehn wie Rauch von starken Winden” sözleri…
“Cenabetsen başımda eğleşme yürü git!”Böyle yazıyordu Yürü Git Niyazi’nin mezar taşında.Durdum… Devlet erkânının dine mesafeli durduğu, ahalinin dinden uzaklaştırdığı bir dönemde yaşamış Yürü Git Niyazi. Dinsizlik marifet, dindarlık düşkünlük olarak görülürmüş…
İşini kaybetmiş, eşini yitirmiş ve hayat sırtında ağır bir yükhalini almıştı. Yaşamın ağır yükü altında kaldırımda ağır ağırilerlerken bir yandan yaşadıklarını düşünüyor, öte yandan“ne günah işledik, bilmeden ne yaptık ki…
Çocuk babasına bir denklem sorusu getirdi. Babası soruya dikkatlice yoğunlaştı . Denklemin kuruluş yapısına odaklanmıştı .Oğlum bu sorunun çözümü var, öğrenirsin; esas olan hayattaki problemlerin üstesinden gelmektir, dedi. Her şeye…