Faust’un Gizemli Kelimeleri/Emin O. Uygur

Faust’un Gizemli Kelimeleri

Sebastian bu nasıl bir yolculuktur böyle? Gizemli kelimelere dikkat çekmişsin bu sefer. Her devrin her ilmin ve de her kutsal inancın gizeminden bahsetmişsin. Bu çok ilginç. Beni yine kitabın satır aralarına saldın.

Faust odasında yalnızdı ve iç dünyasında bir şeyler aramakla meşguldu. O, kendi varlığını ve eşyayı ve daha ötesini anlamak istiyordu. Bunun için tabiatın ruhuyla veya bilmek, tanımak istediği gizemle konuşmak istiyordu. Ve aslında bu, her insanın içinde olan bir duygudur. Bu kadar varlık ne ifade eder ve insan bu varlıklar içinde nasıl huzur bulur ve bir adım öteye nasıl geçer?

Faust gizemli bir kaç kelime söyleyince ruh alevlerin içinden çıktı. Konuşmalar arasında ruh, kendisinin rüzgar gibi olduğunu, her yere uğradığını ve Tanrı’nın canlı giysisini dokuduğunu söyledi.

Hayatın sellerinde, olayların fırtınalarında

Bata çıka çalkalanırım

Oraya buraya eser dururum

Doğum ve ölüm

Sonsuz bir deniz

Değişken bir örgü

Alevli bir yaşam…

Bu aslında bir metafordu. Canlılar âlemine işarete ediyordu. Her baharda yenilenen bir canlılık. Ve aslında sonsuz hayatı işaret eden bir canlılık. Ruhun alevlerin içinden çıkması da akla Musa aleyhisselamın bir ağaç üzerinde gördüğü ateşi/ışığı getiriyor. O ateşe yaklaşınca Allah’ın kendisine hitabı ile sarsılmıştı Musa aleyhisselam.

Gizemli kelimelerin aslında gizemli olması değil de kutsal/metafizik boyutlu olması gerekir. Bu anlamda asıl olan Allah’ın esması/isimleridir. Her şey Allah’ın mülkü olduğu için ancak O’nun verdiği anahtarlar ile bir şeyler yapılabilir. Yeryüzündeki ve göklerdeki kanunlar da O’nun anahtarlarıdır mesela. Bilim insanları o anahtarları keşfedince, aydınlanma başlıyor. Ancak ev sahibi anahtarı verirse eve girilebilir. Faust, bu anahtarların peşinde idi. Ama kendi ruhunu saracak bir sonsuzluk olan bir anahtarın peşinde… Aslında her insanın tek derdi de bu değil mi? Ölüm ve arkasından gelen sonsuz hayat. İşte o sonsuzlukta sonsuz huzur…

İnsan tabiat denen canlı elbiseyi ancak esma bilgisi ile anlayabilir, izah edebilir. Musa as gibi ağaçtaki ışığı görünce hakikatler açılır ona. İnsanın beden elbisesi altında bir ruhu olması gibi, ağaçların, çiçeklerin ve hatta yeryüzünün de maddî varlığının arkasında bir manevi varlığı/ruhu düşünülebilir.

Sebastian, sanırım Faust’un aradığı da aslında bu idi. Şifreli/gizemli sözler de aslında bilimin işaret ettiği bilgiler olmalıydı.

Ve ruh kısa bir süre sonra kayboldu. İçeri Wagner girdi. Sebastian, ben Wagner’in sözlerinden onun sanatın dış görünüşüne bakan biri olduğunu anladım. Ne dersin?  

eminosmanuygur

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *