Gencin Yolculuğu / Emin O. Uygur

İhsan yok mu buralarda ihsanı arıyorum

Var ne yapacaksın bak şu köşede

Yıllardır durur öyle kimse bakmaz yüzüne

Eskiden iyiymiş hali vakti yerindeymiş

Hürmet görür sevilir sayılırmış

O da böyle ilgilere yani bayılırmış

Bulutlar gibi saçılır çiçekler gibi açılırmış

Kim gelse yanına kim yaklaşsa az yamacına

Hazineler gibi dağılırmış

Ben de duydum bu hikâyeyi geçenlerde

Bu yüzden yola çıktım tek başıma

Kimi zaman yaya kimi zaman gemi ve trenlerde

En son buranın adresini verdi yaşlı bir zat

Dedi çıkmışsın yola sakın dönme işini tam yap

Yolda ne olursa hep iyiye yor nankör de olma

Biri bir şey isterse senden nedendir diye sorma

Elinde olandan ver ama saçıp savurma

İyilik yaparsan tam yap fazlası da olsun olursa

Olur olmaz duygulara kapılıp insanlara kızma

İhsanı bulursan sessiz ol rahatsız etme onu

Çünkü o seni görür acele etmene gerek yok

Dönüşte bana tekrar uğra sakın unutma

Genç ilerledi biraz yaklaştı ihsanın yanına

İçi kıpır kıpır kalbi pür heyecan

Gelmişti nicedir beklediği o an

Oturdu bir süre bekledi sessizce

İçinden bir ses bu delilik de niye

Ne olacak şimdi bu terk edilmiş yerde

Aylarca süren yolculuğa değer miydi

Sen kötü bir şey yapmadın dedi başka bir ses

Seni gören rahatladı gülümsedi seninle

Isıttın güneş gibi değince yüreklere

Sular gibi ses verdin en olumsuz dileklere

Karda kışta nice dallara yapraklara bahar oldun

Nice kırılmış hayallere gönüllere ilaç oldun

Serin bir rüzgâr esiyordu güneş gülümsüyordu

Çınar yaprakları merak içinde uğulduyordu

Ara ara kumruların sesleri bozuyordu sessizliği

Etraftan gelen geçen kimse fark etmedi derinliği

Genç bir ara açtı gözlerini ama inanamadı gözlerine

Yolda gördüğü yaşlı zat bir kor gibi aktı yüreğine

13.11.2021

Emin Osman Uygur

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *