Her yerinden yamalı hırka, üzerinde geleceğin
Her şeyini yitirmiş, dünya hamalı bir rüya ereceğin
Yıkık kentlerin altında kalmış geceleyin
Gerçek olamayacak bir hülya seyreyleyin
Tanrım! Ey Tanrım nedir yolcunun efkarı
Bir lokma bir hırka bir batma
Keskin bir ko(r)ku üzerinde dolunayın
Asılı kalmışçasına arafla dolu ayîn
Üzerindedir sır heceleyin
Hır-ka, lok-ma, bat-ma
Tanrım hırka! Kırk yerinden yamalı
Kırk dilde yaralı selam
Baharsa gelmeyecek kelam
Gidilecektir vesselâm!
Say(g)ısız günler kıskacınca ömür
Taşmak da hüner gönül
Yanar Hırka aşkına özür
Tan eyler Zahid, közdür
Bilinir bir şey değil özdür
Yalın ayak koşar gözükara, önünde eğil
Sen ben değil
Ben de(ğ)diğin biz değil
Meczup dediğinde akıl ziyan değil
Söz söylediğin anlaşılır lisan değil
Kara günün karıncasının ayağı kırık değil
Mecnun eyleye başı öyleyse eğil
Baş ki sahipsiz değil
Heceler kurban bu bir seyr
Ömür bilmecesini dilinde hiç durma çevir
Gönle zuhur edenle, talan eden bir değil
Şeyma Aydın
bir şair olarak söylüyorum. tek kelimeyle muhteşem
Teşekkürler
hatta nazire yazdım paylaşıyorum izninizle