Senden Önce
Senden önce ben neydim, toprak mıydım, taş mıydım?
Yoksa zâlim bir güce bilmeden yandaş mıydım?
Senden önce güneşe bakamazdım gurupta
Vuslatı beklemezdim saatimi kurup da
Senden önce dağlarda böyle kekik kokmazdı
Rahmet yoktu âlemde, şimşek bile çakmazdı
Senden önce gökyüzü yıldızsızdı, aysızdı
Gönül kabım kirliydi, paslıydı, kalaysızdı
Senden önce yürürdüm feleğin inadına
Senden önce takıldım baykuşun kanadına
Senden önce yüreğim gözlerini kırpmazdı
Sükuta bürünürdü böyle hırçın çarpmazdı
Senden önce yiğitler kuzgunlara yem idi
Delilik şiarımdı, miskinlik payem idi
Senden önce gül neydi? Tanımazdım nergisi
Sanırdım ki değişmez alnımızın çizgisi
Senden önce ırmaklar mecrasında akmazdı
Her deltaya sebepsiz bir hüzün bırakmazdı
Senden önce beynimi vesveseler kemirdi
Senden önce Zülfikar değersiz bir demirdi
Senden önce sır bilmez, tanımazdım gizleri
Böyle sürgün vermezdi sevdânın filizleri
Senden önce hiç kimse karışmazdı işime
Aksakallı dervişler hiç girmezdi düşüme
Senden önce uçmazdı sahildeki martılar
İçimi titretirdi gördüğüm karartılar
Senden önce kalbimden atmamıştım kinleri
Her yıl dolu vururdu ektiğim ekinleri
Gördüğüm tüm güzeller periydi senden önce
O emsâlsiz Züleyha diriydi senden önce
Senden önce düşlerim sicimlere asıldı
Senden önce hislerim bilmiyorum nasıldı?