Yıllarca yıllara saklanan yıllar
Koparılmadan takvim yaprakları
Günler günlere kavuşsa
Aylar yeni aylara karışmış
Kulak arkası güller açmış mı
Yaka cepleri şimdi şenbahar
Allı güllü mendiller sallanıyor
Yürekleri sarmalayacak sevinçten
Çaylar açık çaylar demli
Muhabbet koyu üç şekerli
Sokaklar kahve kokuyor
Simit halka halka dünya turunda
Susamları dişimde zıplıyor
Trenler mutluluk istifinden yoksun
Motosikletler var ya motosikletler
Hayata bağlasın yolları yeniden
Kısılan gözler gülüyor mu ki
Kasvet yaka paça sarmaşık
Ümitler pareli şekerpare
Isırılan dudak yarına buseli merhem
Buhurdanma aşkıyla güller yeniden
Dikensiz reçellere meze
Gönüllere yeni çiçekler dikilsin
Neydi o günler kara buluta sarılı
Mevsimler ardı ardına hazandı
Bedenler ruhlara nazlandı ya
Hatırlamayı unutmanı istiyorum
Seyre dalacağım artık
İlmek ilmek şu gökyüzüne
Ufuklar buluttan kanaviçe işliyor
Yer gök maviyle çalkalanıyor
Melek kanatlarına takıldı ümitler
Gelinciklerde gelin edası
Kıpkızıl halı serilir bu şenliğe
Kına yaksın kötüler
Kırılsın ellerde kalemlerin ahı
Kış kışlakları terk etti
Kar çoktan üstünü açmış yeşile
Göllerde çoşkun bir ses
Mavera mavera parıldıyor
Nil büyük Ruaha’ya haber salıyor suyundan
Antiloplar coşkun nehirlerden zıplıyor
Afrika’nın soğuk çölleri gündüzdür
Ağaçlar manolya gülüşünde
Her yan lalezara misafir
Yedi veren güzelleri salına salına
Fırtınalar sustu içten içe
Kasırgalar kısılıp tüyüyor
Sokak gitarcısı oynatıyor kaldırımları
Şehirler dansa kaldırıyor insanları
Hep beraber gözler havaya
Oynasın eller yürekler
Parmaklarda şıkırdıyor şarkılar
Güllere konsun yine bülbüller
Şenlik başlasın doğudan batıya
Kırk gece kırk gündüz
Acılar dün oldunuz
Yıkılsın savaşları başlatanlar
Kurulsun yine sevda köprüleri
Cafer Başer