Gönlün ışığı gidince,
Her mâniyi bir dağ görür.
Çözümler onda bilmece
Ufkunda sisler görünür.
..
Zincire vurulmuş gibi
Âh vahla yüklü matemi
Başka kulvarda gurbeti.
Daim siyaha bürünür.
..
Yansır simaya çilesi.
Girdap misali halesi
Huzura hasım sayesi…
Meltemi tufan gibidir
…
Gah sağa gah sola toslar
İçinden kederler damlar
Çırpınır, didinir, susar
Her üns orada ölüdür.
…
Neye muhtaç, bilmez ekser
Kasvet, vüsat gelir gider
Sisle perdeli fecirler,
Basttan kabza süründürür
…
Gözü dostuna takılır.
Huzur esintisi alır.
Gönle inşirah yayılır.
‘Nehriyle ummana yürür’