Lale-zar / Gökhan Bozkuş

Macondo’da eller hep yumruk
Bazı evlerde göğe doğru lale var
Bazı evlerde ters yağan yağmurlar
Kuşlara selam söylenen camlar
Uğultular duyuyorum, bazen de Olric
O da sürgün diyorlar
O da kaybolmuş
Ve diller


Macondo’da yollar

Nedense şimdi, ilki sonu yok yazların
Farz edelim soğuk
Farz edelim sıcak
Ne manası var
Kekremsi olmuş ya da zerdeçal
Ömrümüzde imzası titrek notalar
Maconda’da bilmem ki ne var

Ustası yok elbette gülün de lalenin de
İçimde sönmeyen bir alev var
Anlatsam kim duyar
Anlatsam kim anlar
Yalnızlar odasında Lale-zar
Yunus Emre aç Gökhan abi
Yunus Emre dök eteğime
Ben mesrur
Ben münkedir
Ustası yok gülün
“Bilenler anlar”
Macondo’da rüzgar
Anlatsam kim duyar
Anlatsam kim anlar
Ahlar sarmalında Lale-zar

Kendi yasını tutan bir çulsuz ben
Oyasında bin bir ilmek
Gergefinde tozu kömürün
Kömür ki madeni benim kalbim
Düğüm ki yoluma gelen gidenim
Ordayım
Buradayım
Şurada
Titremesin sesin Lale-zar
Ben de yerimi hiç bilemedim

Maconda’da bilmem ki ne var
Yollar ya da yumruklar
Hikmet’e bilye yuvarlayan Ferudunlar
Ben çulsuz kendi yasını tutan
Aynamda bin bir kırık ülkeden yansımalar
Şiir mi
Nesir mi
Babasına hasret, annesini arayan mısralar
Farz edelim yeni baştan okuyoruz melali
Farz edelim keşşafı oluyoruz hüznün
Farz edelim sahiden gelmiş geliyor bahar
Ah Lale-zar ne diyeyim
Boyumun ölçüsü işte bu kadar
Ağlasaydım uzun geceler boyu
Bir avuç sadece
Hem şehrin misal “Esmeralda”
Bir şişecik de İkbal’den
Dökseydim bedenine
Yandığın, kavrulduğun kadar
Ah Lale-zar
Ah Lale-zar
Ah Lale-zar
Ne diyeyim
Söndüremedim.

Maconda mı, Farzımuhal Rodinalar…

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *