Uzat Bana Ellerini / Erkan Bilgin

Girift bir kader bilmecesinde
İki ayrı dünyaydık seninle,
Eşsiz beyaz bir papatya
Ve yalancı bir şair,
Yorgun bir hikâyede…

Bırak ruhunu dinlendirsin
Gözlerinde duyduğum şarkı,
Kelimelerimiz anlamını yitirmiş
Ne fark eder,
Gözlerindeki cümleler bana yeter.
Uzat bana ellerini,
Kalbimin sıcaklığı eritsin
Buz dağları misali savaş yorgunluğunu.
Uzat bana ellerini,
Yüreğimi demirlediğim
Saçlarını şefkatim tarasın
Ve beni lal eden gözlerinde
Mavi bir gökyüzüm olsun.
Uzat bana ellerini,
Nefesimde titreyen
Kelimeler dokunsun dudaklarına
Uzat, uzat ki
Yalancı bir şairin avuçlarındaki
Kırık dökük sözcükler
Can bulsun,
Bir papatya daha gülümsesin
Bahardan önce,

Uzat hadi bana ellerini,
Bu gece aynı rüyayı görelim birlikte

Kokun sinsin üzerime
Gülümseyerek uyanalım
Birbirimizi görmesek de

Mutlu bir son olmayacak belki
Belki de sadece hüzünlü bir hikâye
Ve belki de sensizliğe gideceğim
Ülkemi terk eder gibi sessizce
Ama uzat bana yine de ellerini,
Yüreğim ellerini tutsun
Yorgun düştüğünde

Bir yanıt yazın