Veda, büyüsü kendinde saklı
Alaca renkli
Nazını akıtır derin ve hisli
Eteklerinde mimozalar direnir
Kirkit vurur aşk düğümüne
çarmıha germez
Dile vurmaz ahları
Veda, kokusu kelekten
Vahşi atın toynakların da
Öğütür, perde perde hatıraları
Dört harflik kelime dolanır diline
Sırtında heyula bohçası
Sen sağ ben selamet dese- diyemez
Veda, tadı acımtırak
Gitmeleri amansız
Bir el kalkar havaya
Uğurlayanı olmayan
Geceyi dağlayan bir demir çubuk
Baykuşlarda mi kayıp
Öyleyse hoşçakal hiç kimse