Bırakma beni, kollarım
Öyle solgun bir dal gibi
Ve boynum…
içinde meçhule akan dere var gibi
Bırakma beni, gözlerim
Öyle sessiz bir ev gibi
Ve kalbim…
İçinde depremler var gibi
Kapılar gördüm, gerçek
Ayakları vardı, koşuyorlar
Pencereler gördüm, diyorum
Öyle kanatları var gibi
Bırakma beni, yitiğim
Öyle hissiz bir duvar gibi
Kaf dağında buluşuyor ayaklar
Ankalar tutuyor pervazları
Eve dön, diyor bulutlar
Bırakma beni, yelkovan
Öyle kadranı mezar gibi
Bırakma beni, sühâ
Maviden karaya konar gibi