Günaşırı Duygular / Dr. Murad Karasoy

Ne verebildim insanlığa? Kin ve nefretten başka ne ekebildim gönül tarlama? Ölene kadar nadasa bıraktım sinemi. Dikenli otlardan başka ne yetişti insanları sevmek için uzanan ellerimde? Ne bir ceylanın ürkek bakışlarını yakalayabildim hayatımda, ne de uzak şehir ışıklarının fersiz, korkak tayflarını. Ne bir hikayem oldu kendisine öyküneceğim ne de sağlıklı bir münasebet, övüneceğim. Üç Aynalı Kırk Oda’da buldum sonra kendimi. Yalnızca yüzümdeki soğukluğu fark edebildim: Varlığa, kendime ve sevgiye olan soğukluğumu. Ve ben darağacındaki ilmiğe konan beyaz güvercin gibi kollarındaydım sokakların, panayırların. Adımlarımda gelecek korkusu, mazi tecrübesi yoktu. Ecelim beni bekliyordu her köşe başında, ama ben onu hiç beklemiyordum bu genç yaşımda. Denizler nefret kustu sahillere, gemiler yosun tuttu… Ne anlayanı vardı denizin halinden ne de gemiyle ummanlara açılan yolcusu vardı çorak sahilinden.Yıllarımın debisi bir yükseldi, bir azaldı hayat ırmağımda. Ama içimde hep bir savaş vardı. Geçmek bilmiyordu zaman. Korkuyordum herşeyden: Bulutlar hışımla yürüyordu insanların üstüne. Nefretle boşaltıyordu içini başlarına. Bütün bunların üstüne ben, insan olmanın şuurunu, tarihin hangi karanlık izbesinde yitirdiğimizi soramadım sokaklara, metropollere. Sinemi açamadım tüm güzelliklere. Sevmeyi öğrenemedim: Kin, boy attı, horon tepti gayzla damarlarımda. Oysa ben isterdim ki kalemim yazsın tüm insanlığı. Beyaz sayfalarımda şekillensin her fert tatlı bir heyula gibi. Hayaller, gök renkli denizlerde bir sandal olsun altımda, götürsün beni bir çocuk gibi kucağına alarak, Afrika ormanlarındaki sıcak cehennemden, buzullardaki soğuk cehenneme. Dehşeti, damarlarımda hissedeyim bir ceylan kalbiyle. Ürperti kovalasın beni. Ben içimdeki ürpertiyle koşayım ılık okyanus sahillerine, munis Istırancalar’a. İsterdim ki bir balkon rahatlığında uzatayım başımı caddeye. Gururum, kör bir araba tekerinin altında kalsın körpe bir çocuk yerine. Bir çıkabilsem caddeye… İnsanlara hiç duymadıkları şeyleri söyleyebilsem diyorum. Sevginin yüceliğini anlatabilsem bodur kin ağaçlarına, deve dikenlerine… Haykırabilsem bir sevgi fedaisi gibi tüm insanlığa, önlerindeki menfa cehennemini.Ve ben bu günaşırı duygularla volta atarken hayal koridorlarında, güneşsiz mahpushane çocuklarının, metruk sevgili eşlerinin acı feryatları örümcek bağlıyordu sıcak yuvamın kolonlarında.

8 thoughts on “Günaşırı Duygular / Dr. Murad Karasoy

  1. Bu yazilarin altinda ‘elemim bir yuregin kari degil paylasalim’ dusuncesi vardir. Bu zehir zemberek seyleri beraber yudumlamak isteyen tum yoldaslara tesekkurler. Paylasin ki azalsin.

Leave a Reply to Esat Cancel reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *